Yörüklü “Yeşil Bursa plastik Bursa oluyor! Naylon Bursa istemiyoruz” dedi.
PMO Bursa İl Temsilciliği tarafından Bursa Akademik Odalar Yerleşkesi Salonu’nda gerçekleştirilen basın toplantısında kent peyzajında gerçek bitkilerin yerine naylon bitkilerin kullanılması kınandı. Basın toplantısında akademik oda temsilcileri de hazır bulundu.
TMMOB Peyzaj Mimarları Odası (PMO) Bursa İl Temsilciliği Yönetim Kurulu Başkanı Necla Özkaplan Yörüklü “Bursa’da başlayan plastik yeşillendirme uygulamasının bir modaya dönüşerek diğer kentlere de sirayet etmesinden kaygılanıyoruz. Zira kent peyzajlarında yanlış uygulamaların bir modaya dönüştüğüne tanık oluyoruz” dedi. Bursa’nın sakini değil sahibi olma, halka ve kamu yararına görev yapma bilinciyle hareket ettiklerini belirten Yörüklü Bursa’da son iki yıldır hızla artan naylon çim, çiçek ve sarmaşıkların duvar ve çitlerde kullanıldığına dikkat çekerek “Bitkilendirilmiş gibi gösterme çabalarını izliyoruz. Bu plastiklerin bitkiye benzer tek yanı ise yeşil renkte olmaları” diye konuştu. Yetkililere “Artık Kentimizde naylon peyzaj uygulamaları istemiyoruz! Yapmayın” diye seslenen Yörüklü, naylon sevdasının nereden çıktığını bilemediklerini belirtti. Kentlerin yeşil imajını oluşturan mesleğin insanları olarak plastikten yapılan çim, sarmaşık ve güllerin kullanılarak kente yeşil görünüş kazandırdığını sananlara söyleyecek sözleri olduğuna vurgu yapan Yörüklü şunları söyledi:
“Yeter artık! Bizim kentimizde iklim mi, toprak mı, su mu ? Hangisi yok? Burası Kutup bölgesi mi ya da çöl mü? Neyin hesabını yapıyorsunuz? Kime mi diyoruz? Bu uygulamaları başlatan Büyükşehir Belediyesi ilgili birimlerine diyoruz? Çünkü uygulama alanlarında görüyoruz. Naylonlara bir taraftan da belediye amblemlerini koymayı unutmuyorlar.”
Peyzaj mimarlığında kent peyzajında naylon uygulamalarının yeri olmadığına dikkat çeken Yörüklü yapay çim ve sarmaşıkların metro önlerinde, Acemler’den Sırameşeler’e, Sosyal Hizmetlere ve Kükürtlü Caddesi’ne dek kentte pek çok yerde kullanıldığını belirtti. Kent peyzajında plastik kullanımının miladının Altıparmak’ta eski SGK binasının yerine yapılan meydandaki şelale duvarında yaşandığına dikkat çeken Yörüklü sözlerini şöyle sürdürdü:
” Burası dünyada örneği olmayan bir şekilde naylon peyzaj ile bezendi. Naylon sarmaşıklar, duvarlarda plastik çimler… Bir de yapay olduğu sırıtan plastik sardunyalar, sarmaşık güller konarak sözde renklendirildi. O yerde eskiden doğal kayalıklardan sarkan doğal sarmaşıklar vardı. Türkiye’de hiçbir üniversitede peyzaj mimarlığı eğitiminde görüntü ve gürültü perdeleme yapmak, beton blokların görüntüsünü yumuşatmak için böyle bir uygulama eğitimi verilmemiştir. Dünyada da olduğunu sanmıyorum.”
Yetkililere seslenen Yörüklü “Böyle bir uygulamayı öneren bir peyzaj mimarı olamaz. Bursa’yı seven birileri de olamaz. Bursa’ya Yeşil Bursa diyoruz. Yeşil denmesinin nedeni doğal bitki örtüsüdür. Şimdilerde Naylon Bursa haline getirdiniz! Yapmayın! Yaşadığımız kentimize, marka kentimize, UNESCO Dünya Mirası kentimize bu kötülüğü yapmayınız.
Bilime,tekniğe sağlığa ve doğaya kulak verin. Hızla betonlaşan kentlerimizin nefes alması için, doğanın oksijen üretimine katkı için, insanların ve tüm canlıların bitkiden ve topraktan alacağı enerji için, sürdürülebilir yaşayan kentler için doğal malzemelerin kent peyzajında ve kent estetiğinde kullanılması çok önemlidir. Bunu bilmek ve savunmak için bilim insanı da olmaya gerek yoktur. Siz evinizde canlı çiçek yerine plastik çiçek tercih eder miydiniz? Doğal çim alanlar varken sentetik bir çim alanda dolaşmak ister miydiniz? Doğal bir manzarayı izlemek mi yoksa manzara resmi yapılmış bir duvara mı bakmak isterdiniz? Kimse istemez.”
‘Bilime, tekniğe, sağlığa ve doğaya kulak verin’ diyen Yörüklü PMO Bursa İl Temsilciliği olarak önerilerini şöyle sıraladı:
“O halde, bizler peyzaj mimarları olarak belediyelerin bazı manzaraları kapatmak için yaptığı yapay çitler yerine doğal bitkileri kullanmasını; coğrafyamızda birçok bitki türünün yetiştiğini görülmesini istiyoruz. Sentetik plastik malzemelerin doğal malzemelerden daha maliyetsiz olmadığını; hammaddelerinin ne olursa olsun insan sağlığına ve çevreye zarar verdiğini bildirmek istiyoruz. Duvarlarda, yol kenarlarında uygulanacak çitlerde, büyük beton bloklarda, şevli yamaç alanlarda, sarılıcı sarmaşık bitkiler kullanın, dikey bahçe tasarımları yapın, çit oluşturan nitelikte ağaçlar ve çalıları kullanın.”
Yeşil Bursa’nın plastikle yeşillendirilmesinden duyduğu üzüntüyü dile getiren Yörüklü, Bursalıların da bu konudaki şikayetlerini kendilerine ilettiklerini belirtti. Yörüklü sözlerini şöyle sonlandırdı. “Bizler kentimizde sentetik plastik bitki uygulamalarının hızla arttığını gördüğümüz için bu durumu kamuoyu ile paylaştık. Uyarı ve önerilerimizin dikkate alınmasını istiyoruz. Peyzaj mimarlığından yoksun yapay biçimlenmeler ve kullanımların yarattığı mekânsal yozlaşmalar, toplumsal ve kültürel erozyonlar karşısında kentleşmenin hedefi ‘kalıcı, sürdürülebilir, kimlikli ve çağdaş’ bir çevredir. Peyzaj mimarlığının tam da görev alanına giren böylesi uygulamalar için sessiz kalamayız. ‘Yaşadığımız her yerde biz varız’ diyerek ülke varlıklarına ve Bursamıza sahip çıkmayı sürdüreceğiz.”
PMO Bursa İl Temsilciliği tarafından Bursa Akademik Odalar Yerleşkesi Salonu’nda gerçekleştirilen basın toplantısında kent peyzajında gerçek bitkilerin yerine naylon bitkilerin kullanılması kınandı. Basın toplantısında akademik oda temsilcileri de hazır bulundu.
TMMOB Peyzaj Mimarları Odası (PMO) Bursa İl Temsilciliği Yönetim Kurulu Başkanı Necla Özkaplan Yörüklü “Bursa’da başlayan plastik yeşillendirme uygulamasının bir modaya dönüşerek diğer kentlere de sirayet etmesinden kaygılanıyoruz. Zira kent peyzajlarında yanlış uygulamaların bir modaya dönüştüğüne tanık oluyoruz” dedi. Bursa’nın sakini değil sahibi olma, halka ve kamu yararına görev yapma bilinciyle hareket ettiklerini belirten Yörüklü Bursa’da son iki yıldır hızla artan naylon çim, çiçek ve sarmaşıkların duvar ve çitlerde kullanıldığına dikkat çekerek “Bitkilendirilmiş gibi gösterme çabalarını izliyoruz. Bu plastiklerin bitkiye benzer tek yanı ise yeşil renkte olmaları” diye konuştu. Yetkililere “Artık Kentimizde naylon peyzaj uygulamaları istemiyoruz! Yapmayın” diye seslenen Yörüklü, naylon sevdasının nereden çıktığını bilemediklerini belirtti. Kentlerin yeşil imajını oluşturan mesleğin insanları olarak plastikten yapılan çim, sarmaşık ve güllerin kullanılarak kente yeşil görünüş kazandırdığını sananlara söyleyecek sözleri olduğuna vurgu yapan Yörüklü şunları söyledi:
“Yeter artık! Bizim kentimizde iklim mi, toprak mı, su mu ? Hangisi yok? Burası Kutup bölgesi mi ya da çöl mü? Neyin hesabını yapıyorsunuz? Kime mi diyoruz? Bu uygulamaları başlatan Büyükşehir Belediyesi ilgili birimlerine diyoruz? Çünkü uygulama alanlarında görüyoruz. Naylonlara bir taraftan da belediye amblemlerini koymayı unutmuyorlar.”
KENTTE PLASTİK PEYZAJIN MİLADI
Peyzaj mimarlığında kent peyzajında naylon uygulamalarının yeri olmadığına dikkat çeken Yörüklü yapay çim ve sarmaşıkların metro önlerinde, Acemler’den Sırameşeler’e, Sosyal Hizmetlere ve Kükürtlü Caddesi’ne dek kentte pek çok yerde kullanıldığını belirtti. Kent peyzajında plastik kullanımının miladının Altıparmak’ta eski SGK binasının yerine yapılan meydandaki şelale duvarında yaşandığına dikkat çeken Yörüklü sözlerini şöyle sürdürdü:
” Burası dünyada örneği olmayan bir şekilde naylon peyzaj ile bezendi. Naylon sarmaşıklar, duvarlarda plastik çimler… Bir de yapay olduğu sırıtan plastik sardunyalar, sarmaşık güller konarak sözde renklendirildi. O yerde eskiden doğal kayalıklardan sarkan doğal sarmaşıklar vardı. Türkiye’de hiçbir üniversitede peyzaj mimarlığı eğitiminde görüntü ve gürültü perdeleme yapmak, beton blokların görüntüsünü yumuşatmak için böyle bir uygulama eğitimi verilmemiştir. Dünyada da olduğunu sanmıyorum.”
Yetkililere seslenen Yörüklü “Böyle bir uygulamayı öneren bir peyzaj mimarı olamaz. Bursa’yı seven birileri de olamaz. Bursa’ya Yeşil Bursa diyoruz. Yeşil denmesinin nedeni doğal bitki örtüsüdür. Şimdilerde Naylon Bursa haline getirdiniz! Yapmayın! Yaşadığımız kentimize, marka kentimize, UNESCO Dünya Mirası kentimize bu kötülüğü yapmayınız.
Bilime,tekniğe sağlığa ve doğaya kulak verin. Hızla betonlaşan kentlerimizin nefes alması için, doğanın oksijen üretimine katkı için, insanların ve tüm canlıların bitkiden ve topraktan alacağı enerji için, sürdürülebilir yaşayan kentler için doğal malzemelerin kent peyzajında ve kent estetiğinde kullanılması çok önemlidir. Bunu bilmek ve savunmak için bilim insanı da olmaya gerek yoktur. Siz evinizde canlı çiçek yerine plastik çiçek tercih eder miydiniz? Doğal çim alanlar varken sentetik bir çim alanda dolaşmak ister miydiniz? Doğal bir manzarayı izlemek mi yoksa manzara resmi yapılmış bir duvara mı bakmak isterdiniz? Kimse istemez.”
KENT PEYZAJINDA PLASTİĞİ BIRAKIN!
‘Bilime, tekniğe, sağlığa ve doğaya kulak verin’ diyen Yörüklü PMO Bursa İl Temsilciliği olarak önerilerini şöyle sıraladı:
“O halde, bizler peyzaj mimarları olarak belediyelerin bazı manzaraları kapatmak için yaptığı yapay çitler yerine doğal bitkileri kullanmasını; coğrafyamızda birçok bitki türünün yetiştiğini görülmesini istiyoruz. Sentetik plastik malzemelerin doğal malzemelerden daha maliyetsiz olmadığını; hammaddelerinin ne olursa olsun insan sağlığına ve çevreye zarar verdiğini bildirmek istiyoruz. Duvarlarda, yol kenarlarında uygulanacak çitlerde, büyük beton bloklarda, şevli yamaç alanlarda, sarılıcı sarmaşık bitkiler kullanın, dikey bahçe tasarımları yapın, çit oluşturan nitelikte ağaçlar ve çalıları kullanın.”
Yeşil Bursa’nın plastikle yeşillendirilmesinden duyduğu üzüntüyü dile getiren Yörüklü, Bursalıların da bu konudaki şikayetlerini kendilerine ilettiklerini belirtti. Yörüklü sözlerini şöyle sonlandırdı. “Bizler kentimizde sentetik plastik bitki uygulamalarının hızla arttığını gördüğümüz için bu durumu kamuoyu ile paylaştık. Uyarı ve önerilerimizin dikkate alınmasını istiyoruz. Peyzaj mimarlığından yoksun yapay biçimlenmeler ve kullanımların yarattığı mekânsal yozlaşmalar, toplumsal ve kültürel erozyonlar karşısında kentleşmenin hedefi ‘kalıcı, sürdürülebilir, kimlikli ve çağdaş’ bir çevredir. Peyzaj mimarlığının tam da görev alanına giren böylesi uygulamalar için sessiz kalamayız. ‘Yaşadığımız her yerde biz varız’ diyerek ülke varlıklarına ve Bursamıza sahip çıkmayı sürdüreceğiz.”
