Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, İstanbul'da "Ekonomik Büyüme ve Enerji: Geleceğin Ekonomisini Şekillendirmek" temasıyla düzenlenen IICEC Konferansı’nda konuştu.
Bakan Mehmet Şimşek, konuşmasında, Türkiye'nin şu anda orta gelir sınıfında olduğunu ancak 1-2 yıl içinde zenginler kulübüne girebileceğini şöyle tanımladı:
Türkiye, yaşlanmadan zenginleşme fırsat penceresine halen sahip. Türkiye gelişmekte olan ülkeler arasında iyi konumda. Orta gelir sınıfındayız ama zenginler kulübüne 1-2 yıl içinde girebiliriz. Sanayicimiz serzenişte bulunabilir saygı duyuyorum ama programın amacı sanayimizi rekabetçi kılmaktır.
"CDS PUANLARI DÜŞMEYE DEVAM EDİYOR"
Hazinenin iş borçlanma maliyeti hakkında da bilgi veren Mehmet Şimşek, "Türkiye'nin borçlanma maliyetleri düştü. Önümüzdeki 5 yıl için her gün bugünkü hali ile devam ederse yıllık 7 milyar dolar dış borçtan avantaj sağlayacağız." açıklamasında bulundu.
ENFLASYONDA CİDDİ BİR DÜŞÜŞ VAR"
Mehmet Şimşek, konuşmasında Türkiye'nin çok ciddi bir enflasyon sorunu olduğunu belirterek, "Gelelim zor kısma enflasyon kısmına. Enflasyona. Yılın başında yüzde 65'ti yılı 45 ile kapatırsak 20 puan düşüş önemli. Hizmet enflasyonundaki katılık vardı, zamanla çözülür, çözülmeye başladı, 2025 bu anlamda çok daha destekleyici olacak, temel mal enflasyonu yüzde 29, gıda dahil mal enflasyonu yüzde 40'ın altı, enflasyonda ciddi düşüş var ve bu düşüş devam edecek. Büyük resme bakarsanız dezenflasyon başladı ve devam edecek. Bütçe açığı 2025'te düşecek, açık düşeceği için bu dezenflasyonu destekliyor." şeklinde açıklama yaptı.
"VATANDAŞLARI KONUT SAHİBİ YAPACAĞIZ"
Konferanstaki katılımcılara kur hedefinin olmadığını belirten Mehmet Şimşek, "Doğru politikalara devam edeceğiz. 'Bütçe açığı' benim alanım olduğu kritik bir alan." dedi ve vatandaşların konut sahibi yapılacağını aktardı.
"DOST ÜLKELERDEN TEDARİK ÖNEMLİ"
Dost ülkelerden tedarik önemini korumaya devam ediyor, ABD'deki yeni yönetim ile bu daha da önem kazanabilir, Türkiye bundan az etkilenebilir. Borç kaynaklı küresel stres artacak, pek çok ülkenin borç faizine yaptığı ödemeler, kritik alanlara yapılanların üzerinde.
"BÜYÜME POTANSİYELİMİZ YÜKSEK"
Programımıza sabır ve kararlılıkla sürdürüyoruz. Büyüme potansiyelimiz hala yüksek çünkü borçluluk oranımız düşük. Dezenflasyonla birlikte çok daha iyi finansal koşullarla karşılaşacağız.
Maalesef 2024'te özel sektörün söylediklerimizi dikkate aldığı kanısında değilim. Vatandaşın hayat pahalılığından şikayetleri var, sorunları biliyoruz, sizleri duyuyoruz, kısa vadede tabii ki yavaşlama var ama uzun vadede hiçbir tereddüt yok.
Elektrikli araçları destekliyoruz, 2023'te muazzam bir çıkış yaşandı, dışarıdan yatırımlarla daha da büyüyecek, Türkiye burada da geride değil.
"REZERV ENDİŞE KONUSU OLMAKTAN ÇIKTI"
Orta vadede yapısal dönüşüm ile biz cari fazlaya geçebiliriz. Rezerv konusu geçen yıl bir endişe konusuydu, artık bir endişe konusu olmaktan çıktı. Net rezerv 50 milyar doların üzerine geldi, oldukça iyi bir seviye, dolayısıyla Türkiye rezerv konusunu endişe olmaktan çıkardı, tabii ki doğru politikaları devam ettirirsek bu rezervler kalır, devam ettireceğiz. Rezerv yeterliliğini uluslararası standartlara göre aralık itibarıyla yakalamış durumdayız.
"BU SENE CİDDİ FON AKIŞI OLDU, 110 MİLYAR DOLAR DÖVİZ SATTIK"
Sıcak para üzerinden bu program çalışıyor, diyorlar, öyle bir şey yok. Bizim rezerv birikimimizin 3'te 2'sinden fazlası orta-uzun vadeli kaynaklar ve Türkiye içindeki portföy tercihlerinden kaynaklanıyor. Portföy yatırımlarının hepsi aşırı sıcak değil, dolayısıyla net bir şekilde bizim ne üstü örtük ne de açık bir kur hedefimiz yok, piyasalara bu mesajım. Kur hedefimiz yok, olamaz da, bu sene ciddi fon akışı oldu, 110 milyar dolar döviz almak zorunda kaldık, buna rağmen yönettik, fon akışını yönetmek apayrı bir beceri setini gerektiriyor, Merkez Bankamız bu konuda iyi bir iş yürüttü.
"MAKUL DEĞER ÜZERİNDEN EV SAHİBİ OLMANIN ÖNÜNÜ AÇACAĞIZ"
Konutta deprem nedeniyle muazzam bir konut seferberliği var, 200 bin konut bu yıl sonunda teslim edilmiş olacak. Önümüzdeki 1-1,5 yıl içinde 250 bin konut daha gelecek. Konut arzını artıracağız ve vatandaşımızın makul bir değer üzerinden ev kiralaması veya ev sahibi olmasının önünü açacağız.
"KUR KORUMALI MEVDUATTAN DA ÇIKIYORUZ, 110 MİLYAR DOLAR AZALTTIK, BURADAN DA ÇIKIŞ DEVAM EDECEK"
Şimşek, dış finansmana erişimde sorun bulunmadığına dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
Diyorlar ki 'Sıcak para üzerinden bu program çalışıyor.' öyle bir şey yok. Tabii ki bütün ülkelerde bir miktar portföy yatırımları var, biz de portföy yatırımlarına açığız, bugün açılmadık. Bizim rezerv birikimimizin neredeyse üçte ikisinden fazlası orta uzun vadeli kaynaklar ve Türkiye içindeki portföy tercihlerinden kaynaklanıyor. Piyasalara şu mesajı verebilirim, bizim net bir şekilde ne üstü örtük ne de açık bir kur hedefimiz yok, bizim bir kur hedefimiz yok, olamaz da zaten. Bu sene çok ciddi bir fon akışı oldu, 110 milyar dolar döviz almak zorunda kaldık, buna rağmen yönettik.
Bu kolay değil, fon akışını yönetmek apayrı bir şey beceri setini gerektiriyor, Merkez Bankası iyi bir iş çıkarttı. Kur korumalı mevduattan da çıkıyoruz, 110 milyar dolar azalttık, buradan da çıkış devam edecek. TL'ye güven arttı. TL'nin toplam mevduattaki payı yüzde 32 civarından yüzde 58 civarına çıktı, bu ciddi bir kazanım, bunu devam ettirmemiz lazım. Ülkemizin risk primi bize benzer ülkelere göre 10-11 kat daha hızlı düştü.
Bir program olmazsa, bu programın dışarda, içerde bir karşılığı olmazsa gerçekten bu olabilir miydi. Gerçek anlamda bir karşılığı olan bir program var sonuç alıyoruz. 5 yıllık CDS'lerdeki bu düşüş bugünkü haliyle devam ederse, ki bence daha iyi olacak yıllık 7 milyar dolar dış borç faizinden tasarruf sağlayacağız.